25 Mayıs 2022 17:48
Moleküler biyoloji ve genetik uzmanı ve Nobel ödüllü Türk bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar'ın manevi kızı Prof. Dr. Nedime Serakıncı, bilimsel araştırmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Çalışmalarının "kanser", "kök hücre" ve her bir DNA sarmalının ucunda bulunan ve kromozomları koruyan parçalar olarak tanımlanan "telomer" üçgeninde devam ettiğini ifade eden Serakıncı, son geliştirdiği prostat kanserlerinin sıkıntı veren teşhis sürecini kolaylaştırmak üzere üzerinde uzun yıllar çalıştığı bilimsel yöntemden başarılı sonuçlar aldıklarını bildirdi.
Mevcut prostat kanseri taramasında, kan tahlili, biyopsi ve görüntüleme yöntemlerinin kullanıldığını aktaran Serakıncı, tüm bu testlerin yanında yetersiz biyopsi nedeniyle kanser vakalarının yaklaşık yüzde 20-30'unun kaçırıldığına dikkati çekti.
Prostat muayenesinin rahatsız ediciliği nedeniyle de doktora geç başvurunun tedaviye olumsuz etkilerine işaret eden Serakıncı, bu nedenle kanserde en önemli unsur olan erken tanı için doktora öğrencisi Eyyüp Kavalcı ile birlikte çalışmaya başladıklarını ve uluslararası yayınını yaptıklarını aktardı.
9 yeni mutasyon keşfedildi
Çalışmanın sonucunda öncelikle basit bir idrar tahliliyle yeterli miktarda prostat hücresinin bulunabildiğini ve bu hücrelerin hem somatik hem de kalıtsal mutasyonlarının analizini yaparak erken tanıya olanak sağlanabileceğini gösterdiklerini kaydeden Serakıncı, "Bunun yanında literatürde olmayan 9 yeni mutasyon keşfettik. Böylece prostat kanserine yönelik tarama aracı geliştirdik. Bu yöntemimiz ile prostat biyopsisi için uygun vakaların seçilmesinde ve mutasyonların bulunmasında uygun maliyetli ve güvenilir bir yaklaşım geliştirdik." diye konuştu.
Serakıncı, projeyi daha geliştirdiklerini, Danimarka ve Marmara Üniversitesinden bilim insanları ile ortaklaşa daha büyük bir çalışma grubu yapmaya başlayacaklarını belirterek, "Amacımız, dünyada da ilk olacak şekilde evde basit bir idrar tahlili ile uygulanabilirliği kolay ve basit bir ön tanı testi geliştirmek." dedi.
Basit bir idrar tahlili ile prostat kanserinin teşhis edilmesine olanak sağlayan bilimsel yöntemini, 2. Uluslararası Kanser Kongresi'nde 50 ülkeden yüzlerce bilim insanına duyurduğunu aktaran Serakıncı, şunları kaydetti:
"Uluslararası bir kongrede 'keynote' konuşmacı olarak davet edilmek önemli, çünkü uluslararası alanda yaptığınız çalışmalar ile kabul gördüğünüzü ve kendi bilim alanınızda öncülerden kabul edildiğinizi ifade eder. Bunun üzerine tüm keynote konuşmacılar arasında olağanüstü ve layık (phenomenal and worthy keynote) seçilmiş olmak da ülkem ve kendi adıma gurur verici ve önemli. KKTC adına daha da önemlisi olağanüstü ve layık seçilmeme ödül olarak tüm katılımcı belgelerini KKTC Cumhurbaşkanlığı adresi ile imzalama yetkisi ile onurlandırıldım. Böylece bilimle, KKTC'nin tanıtımına katkı koymaktan büyük mutluluk duyuyorum."
Nobel ödüllü Aziz Sancar'ın çalışmasına ilişkin değerlendirmesi sorulan Serakıncı, Sancar'ın çalışmalarını yakından izlediğini belirterek, "Yayınımız çıktığında ve uluslararası kongredeki başarıdan sonra ilk geri dönüş yapan kendisi oldu ve 'Ben sana boşuna manevi kızım ve Türk kadınlarının rol modelisin demiyorum.' notunu düştü. Bu da beni çok mutlu etti, bir o kadar daha gurur duydum." dedi.