01 Nisan 2022 11:39
Çubarov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in talimatıyla 24 Şubat'ta Rusya'nın Ukrayna'ya başlattığı savaşla yasa dışı ilhak edilen Kırım'da yaşayan Kırım Tatar halkına yönelik Rus askerlerinin baskısının artmaya başladığını söyledi.
Rusya'nın Kırım'ı ilhakından bu yana Kırım Tatar halkı üzerinde sürekli baskı kurduğunu aktaran Çubarov, "Aslında bizim için Kırım Tatarları için Kırım için savaş 24 Şubat 2022’de başlamadı. Savaş tam 2014 yılı şubat sonlarında başlamıştı. O zaman Rus askerleri Kırım’a girip orayı işgal etmişlerdi. Ondan sonra 8 yıl boyunca Kırım Rusların işgalinde ve kontrolünde. Orada yerel halklara baskı kuruyor." değerlendirmesini yaptı.
Bölgede Rus işgalini kabul etmeyen Kırım Tatar yetkililerinin çeşitli suçlamalarla hapis cezası verilerek korkutulmaya çalışıldığını kaydeden Çubarov, "Ruslar bölgeye girdikleri zaman Kırım Tatarlarını kendi safına çekmeye çalıştılar, Kırım Tatar Milli Meclisini kendi tarafına çekmeye çalıştılar ama bu olmayınca sonra şantaj yapmaya başladılar." dedi.
Çubarov, 2014'ten bu yana Kırım Tatar halkından birçok kişinin Rus askerleri tarafından kaçırılarak öldürüldüğünü, öte yandan 24 Şubat'ta savaşın başlamasıyla halka yönelik baskının daha da artmaya başladığını, Kırım Tatarları üst düzey yetkililerinin tutuklanmaya başlandığını ifade ederek "24 Şubat’ta bu baskı çok daha arttı. Orada insanları daha çok kontrol altında tutmak için Rus işgalcileri baskılarını artırdı." diye konuştu.
Rusların, sadece Kırım Tatar halkına değil, onlara yakın olan Ahıska Türkleri ve diğer insanlara da zorluk çıkarmaya çalıştığına işaret eden Çubarov, "Bize sempati duyan herkese, aralarında Ahıska Türkleri, bizimle beraber yaşayan Ruslar olsun, onlara da baskı kuruyorlar." ifadelerini kullandı.
Kırım meselesi yeniden dünya gündemine geldi
Rusya-Ukrayna savaşının, Rusya'nın uzun bir süredir kapatmaya çalıştığı Kırım'ın yasa dışı ilhakının uluslararası platformlarda aktif olarak ele alınmasına sebep olduğunu belirten Çubarov, Ukrayna'nın toprak bütünlüğü meselesi ile Kırım'ın yeniden konuşulmaya başlandığını söyledi.
Rusya'nın, 24 Şubat öncesinde Kırım meselesinin konuşulmasına aslına hiç fırsat vermediğini, uluslararası arenada herhangi bir taraf Kırım konusuna değindiği zaman Rus yetkililerin konuyu derhal kapatmaya çalıştıklarını aktaran Rıfat Çubarov, şöyle devam etti:
"Kırım konusu yeniden gündeme gelmeye başladı. Oradaki bütün insanlarımız ve Ukrayna’daki toplumun çoğu bu savaşın sonunda, eskiden Rusya tarafından işgal edilen toprakların Ukrayna sınırlarına döneceğini ve bu savaşın biteceğini düşünüyor."
İstanbul'da yapılan Rusya-Ukrayna görüşmesinde, Kırım meselesini 15 yıl içinde müzakereyle çözme teklifinin gündeme geldiğini hatırlatan Çubarov, Kırım yerel halkının sorunun bir an önce çözülmesini beklediğini söyledi.
Türkiye'ye tahliye edilen Kırım Tatarları kendini iyi hissediyor
Savaşın başlamasının ardından, Türkiye tarafıyla iş birliği içinde Ukrayna'dan Türkiye'ye çok sayda insanı tahliye ettikleri bilgisini paylaşan Çubarov şunları kaydetti:
"Şimdilik 24 Şubat’tan beri Türkiye’ye tahliye edilen insanlarımızın sayısı 2 binden fazla. Bunların yüzde 99’u kadın ve çocuklar. Ayrıca kendi imkanlarıyla gidenlerin sayısı da az değil. Arkadaşlar Türkiye’de memnunlar, her akşam konuşuyoruz."
Ukrayna genelinde 4 milyondan fazla insanın savaş nedeniyle ülkesini terk ettiği, Kırım Tatar halkıyla beraber Ahıska Türklerinin de geçici olarak Türkiye'ye gittiğini hatırlatan Çubarov, savaşın bitmesiyle herkesin ülkeye geri getirilmesi için çaba sarf edeceklerini bildirdi.
Rusya’nın elinde Kırım Tatarlarının bir geleceği yok
Türkiye'nin, Ukrayna'da taraflar arasında ateşkesin sağlanması için gösterdiği gayretin önemli olduğunu kaydeden Rıfat Çubarov, "Türkiye'nin sürdürdüğü pozisyonu ve bütün Ukrayna halkını Türkiye taraftarını yapan bu tutum Ukrayna’nın toprak bütünlüğü desteklemesidir. Bu yüzden gelecekte Türkiye’den beklediklerimiz bu pozisyonda kalmasıdır." değerlendirmesini yaptı.
Nihai amaçlarının Kırım'da ilhakın sona ermesi olduğunu belirten Çubarov şunları kaydetti:
"Savaşın sonunda müzakerelere son nokta konulduğunda Kırım Yarımadası'nın Ukrayna sınırların içerisinde olması gerekiyor. Burada mesele sadece toprak meselesi değildir. Burada Kırım Tatar halkının, Kırım Tatar milletinin geleceği önemlidir. Ya Kırım Tatar insanları varlığını sürdürecek ya da Allah göstermesin bu dünyadan yok olurlar. Rusya’nın elinde Kırım Tatarlarının bir geleceği yok."