09 Şubat 2021 11:37
Özbekistan Bilimler Akademisinde görevli tarihçiler Ferhat Maksudov ve Doç. Dr. Gaybullah Babayar, doğumunun 580. yıl dönümünde Ali Şir Nevai'nin Türk dili ve edebiyatındaki önemine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Özbekistan Bilimler Akademisi Milli Arkeoloji Merkezi Müdürü Ferhat Maksudov, Farsçanın edebiyat üzerinde çok etkili olduğu bir dönemde Nevai'nin Türkçe eserler yazarak, Türkçenin edebi dil olması için çalıştığını ifade ederek, "Ali Şir Nevai'nin, büyük sevdalısı olduğu Türkçenin günümüze kadar zengin bir dil olarak yaşatılmasında çok önemli rolü var." dedi.
Maksudov, Türk edebiyatının en önemli şahsiyetlerinden Nevai'nin, 15. yüzyılda kaleme aldığı eserlerin etkisi ve öneminin günümüze kadar kaybolmadığını belirterek, Ortaçağ şairlerinin eserlerini Farsça yazmasından dolayı Türkçenin tehlikede olduğu bir dönemde, Nevai'nin Türkçe yazdığı eserlerle Türkçenin çok zengin bir dil olduğunu ortaya koyduğunu vurguladı.
Nevai'nin, yazılı Türkçenin ilk ve sonraki dönemleri arasındaki en büyük köprü olduğunu ifade eden Maksudov, "Nevai, Ortaçağ döneminde devlet yönetiminde kullanılmayan, edebiyat ve şiirde yerini kaybetmekte olan Türkçeyi yeniden canlandırdı ve Türkçenin şahlanmasına çok büyük katkı sağladı. Onun verdiği katkıyla, dilimiz bugünlere kadar geldi." ifadelerini kullandı.
"Nevai, Türk halklarının birleşmesine katkı sağladı"
Özbek tarihçi Babayar da Nevai'nin o dönemin edebiyat veya bilim dili olan Arapça veya Farsçanın karşısında Türkçenin de zengin bir dil olduğunu, yazdığı Muhakemet-ül Lügateyn eseri ile ispat ettiğini kaydederek, "Nevai'nin bu eserinde Türkçeyi, dönemin hakim edebiyat dili Farsça ile karşılaştırdığını ve Türkçenin her yönden Farsçadan üstün olduğunu örneklerle kanıtladığını" belirtti.
Türkçe yazdığı eserlerinde en çok kelime kullanan şahsiyetin de Nevai olduğunu ifade eden Babayar, onun Timurlular döneminde devlet yönetiminde Türkçenin kullanılmasına öncü olduğunu ve Türkçeyi siyasi açıdan da yükseğe kaldırdığını vurguladı.
Nevai'nin eserlerinin, aralarında Anadolu'nun da bulunduğu Çin’den Şam’a kadar olan büyük bir coğrafyadaki tüm Türk halklarınca anlaşılır dille yazıldığına dikkati çeken Babayar, "Nevai, Türkçe yazdığı eserlerle ta o dönemde Türk halklarının birleşmesine katkı sağladı." dedi.
Babayar, ayrıca mesnevi türünde yazılmış 5 eserden oluşan Hamsa'yı ilk defa Nevai'nin Türkçe olarak kaleme aldığını ve bu eseriyle Türkçenin gelişmesine büyük bir katkı sağladığını sözlerine ekledi.
Ali Şir Nevai
Yazdığı eserlerde 26 binden fazla tekrarlanmayan kelime kullanmasından dolayı Çağatay Türk edebiyatının Shakespeare'i olarak nitelendirilen Ali Şir Nevai, 9 Şubat 1441 tarihinde Afganistan'ın batısındaki Herat kentinde doğdu. Horasan ve Semerkant'ta eğitim gören Nevai, Timurlu Sultan Hüseyin Baykara döneminde vezirlik yaptı.
Devlet işlerinde aktif görev alan Nevai, o dönemde kendi imkanlarıyla 40 kervansaray, 17 cami, 10 büyük konak, 9 hamam, 9 köprü ve 20 havuz yaptırdı.
Nevai'nin Çağatay Türkçesinin yanı sıra kısmen Farsça da kaleme aldığı yüzlerce gazelinin yer aldığı 30'dan fazla eseri ile Nesaim-ül Mehabbe ve Muhakemet-ül Lügateyn gibi tasavvuf ve bilimsel alanlarda yazılı eserleri bulunuyor.
Nevai, 1501 yılında doğduğu şehir Herat'ta hayatını kaybetti.