23 Eylül 2020 20:16
Özbekistan'ın bağımsızlığından bu yana bir cumhurbaşkanı olarak BM Genel Kurulu'na hitabında Rusça yerine ilk defa Özbekçeyi kullanan Mirziyoyev, konuşmasında, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının insanlığın bu tür küresel tehditlere karşı savunmasız olduğunu gösterdiğini ve düzenli diyalog, güven ve yakın iş birliğinin önemini açıkça ortaya koyduğunu belirtti. Mirziyoyev, bu çerçevede çabaların birleştirilmesi, sorumlulukların pekiştirilmesi, uluslararası ortaklıkların geliştirilmesi, Dünya Sağlık Örgütünün statüsünü ve potansiyelini artırma, yetkilerini genişletmeye ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.
Mirziyoyev, bu çerçevede BM himayesinde, salgın döneminde devletlerin gönüllü taahhütlerine ilişkin bir yasanın hazırlanması ve bu belgenin her devletin vatandaşlarına ve uluslararası ortaklarına karşı yükümlülüklerini yansıtması gerektiğini vurguladı.
Üç yıl önce kendisinin BM Genel Kurulu’nda Özbekistan'ın köklü reformlar yapma konusundaki kararlılığını dile getirdiğini anımsatan Mirziyoyev, "Siyasi, sosyal ve ekonomik değişimler kapsamında yapılan geniş çaplı reformlar sonucunda yeni bir Özbekistan oluşumu gerçekleşiyor. Bugün ülkemizde demokratik dönüşümler geri dönülemez hale geldi." dedi.
"Dünya Medeniyetlerinin Kavşağındaki Orta Asya"
günümüzde Orta Asya bölgesinde köklü değişikliklerin yaşandığını, ülkeler arasındaki ilişkilerde iyi komşuluk ve karşılıklı güven, dostluk ve saygı ortamının yaratıldığını ve Orta Asya Devlet Başkanlarının düzenli istişare toplantılarının yapıldığını ifade eden Mirziyoyev, günümüzde Orta Asya ülkelerinin bölgenin küresel ekonomik, ulaşım ve transit koridorlarına entegrasyonunu derinleştirmek gibi önemli bir stratejik görevle karşı karşıya olduğunu kaydetti. Mirziyoyev, bu çerçevede BM himayesinde Ulaşım ve Komünikasyon İlişkilerini Geliştirme Bölgesel Merkezi’nin kurulmasını önerdi.
Bölgenin köklü ve zengin kültürel mirasının önemini vurgulayan Mirziyoyev, 2021'de UNESCO ile iş birliği içinde Hive şehrinde "Dünya Medeniyetlerinin Kavşağındaki Orta Asya" uluslararası forumunu düzenlemeye hazır olduklarını belirtti.
Afganistan sorunu
Afganistan sorununa da değinen Mirziyoyev, Afganistan'ı Orta Asya'nın ayrılmaz bir parçası olarak gördüklerini, Afganistan’daki tüm tarafların katılımıyla bu ay Doha'da başlayan barış görüşmelerini desteklediklerini ve bu müzakerelerin Afgan topraklarında barış ve istikrarın tesisine katkıda bulunacağını umduklarını vurguladı.
Mirziyoyev, Afganistan'ı bölgesel ekonomik entegrasyon süreçlerine aktif olarak dahil etmek için Surhan-Puli-Humri elektrik hattının inşaatı ve Mezar-ı-Şerif'ten Hint Okyanusu limanlarına giden demir yolu projesine başladıklarını dile getirdi.
Afganistan'da barış ve istikrarın sağlanması konusunun her zaman BM’nin ilgi odağında olması gerektiğini vurgulayan Mirziyoyev, bu çerçevede BM bünyesinde Afganistan'ın sosyal ve ekonomik kalkınmasına katkıda bulunacak daimi komitenin kurulmasını önerdi.
"Aral Gölü havzası çevresel inovasyon ve teknolojiler bölgesi ilan edilsin"
Orta Asya bölgesinin en büyük çevre felaketlerinden olan ve bölgenin kalkınmasına ciddi tehdit oluşturan Aral Gölü sorununa da değinen Mirziyoyev, Aral Gölü havzasının çevresel inovasyon ve teknolojiler bölgesi ilan edilmesine ilişkin BM Genel Kurulu kararının kabul edilmesini ve bu belgenin kabul edildiği günü ise Uluslararası Ekolojik Sistemleri Koruma Günü olarak ilan edilmesini teklif etti.
Mirziyoyev ayrıca, günümüzde dünyadaki çeşitli tehditlerin küresel yoksulluk sorunlarını daha da kötüleştirdiğini belirtti, bu çerçevede yoksulluğun ortadan kaldırılması ve yoksullukla mücadele sorunlarını önümüzdeki BM Genel Kurulu oturumunun ana konularından biri olarak belirlenmesini ve bu konuya ilişkin uluslararası zirvenin düzenlenmesini önerdi.
Salgın sonrası dönemde dünyadaki sosyoekonomik durumun tamamen değişeceğini, ortak tehditlere karşı yeni yaklaşımların ve iş birliklerinin gelişeceğini öne süren Mirziyoyev, bu çerçevede BM’nin koordinasyon sağlayan uluslararası yapı olarak merkezi rolünün daha da güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.