30 Mart 2022 18:39
Gülsevin, Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü ile Türkiyat Araştırmaları Enstitüsünce, Sultan Alparslan Kültür Merkezinde düzenlenen "Türkçenin Dünya Dilleri Arasındaki Yeri" konulu konferansta öğrencilerle bir araya geldi.
Türkçeyi, "Türklerin konuştuğu dil" olarak tanımlayan Gülsevin, "Türk, kabile adı değildir, millet adıdır. Millet, biyolojik bir birliktelik değil, sosyolojik birliklerdir, antropolojinin üstünde bir kavramdır. Milletin içinde her etnikten insan bulunabilir. Türk dili ve kültürü bütün Avrasya'dan, kültüründen, dilinden, dininden, alfabesinden, mutfağından, müziğinden beslenmiştir. Türk dilini, millet kavramını küçültmeyin." ifadelerini kullandı.
"Türkçe en çok talep edilen ilk 5 dil arasında yer alıyor"
Dünyada 6 bin konuşma dili olduğunu belirten Gülsevin, şöyle konuştu:
"Yaşayan diller arasında en eski dil Çince. Türkçe, dünyada 12 milyon metrekarelik bir alanda yaşıyor. Değişik coğrafyalardan beslenmek çok önemli. Dünyada Türkiye Türkçesi konuşanların sayısı 95 milyon. Tarihin bilinen en eski gününden beri, eski dünyada bütün Avrasya'da varlığıyla dolaşan, beslenen ve besleyen bir milletiz. Kelimelerin medeniyetini görmezden gelip etnik kökencilik yapılmamalı. Türkçe bugün en güzel günlerini yaşıyor. İtibar görüyor. En çok talep edilen ilk 5 dil arasında yer alıyor. Devletin, kültürün, ekonominin itibarı varsa dilin de itibarı olur. TİKA, çok önemli bir kuruluş. Türkoloji faaliyetlerini destekliyor. Yunus Emre Enstitüsü, Türkiye dışında talep edenlere Türkçe öğretiyor. Yurt dışında 50 yaşındaki, 20 yaşındaki insanlar Türkçe öğrenmek istiyor. Asya'dan, Afrika'dan öğrenciler Türkiye'ye gelip Türkçe öğreniyor. Yurt dışında Türk dizileri izleniyor."
Programa Gülsevin ve öğrencilerin yanı sıra Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Sefer Solmaz, Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Toker ve çok sayıda akademisyen katıldı.