12 Nisan 2018 11:13
Türkiye İmam Hatipliler Vakfı (TİMAV) öncülüğünde Güney Kazakistan'ın Türkistan şehrinde düzenlenen "4. Uluslararası Dini Araştırmalar ve Küresel Barış Sempozyumu" başladı.
Ahmet Yesevi Üniversitesi Kültür Merkezi'nde Türkiye ve dünyadan çok sayıda bilim adamı ve akademisyenin katıldığı sempozyumda, "Doğu-Batı Medeniyetlerinin İnşasında Tarih, Kültür, Sanat, Felsefe ve Din" başlığı altında bildiriler sunulacak.
TİMAV Genel Başkanı Ecevit Öksüz, sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada, böyle bir organizasyonu düzenlemekten dolayı onurlu ve mutlu olduğunu söyledi.
Hoca Ahmet Yesevi'nin binlerce talebesiyle Anadolu'nun İslamlaşmasına katkı sunduğunu belirten Öksüz, gönül medeniyetinin baş aktörlerinden Hoca Ahmet Yesevi'nin şehrinde bulunmaktan dolayı da programın anlamlı olduğunu dile getirdi.
Öksüz, medeniyet birikiminin insanlığın ortak değeri olduğuna dikkati çekerek şöyle konuştu:
"Bu ortak değere ne kadar hizmet üretebilirsek kendimizi o kadar nasipli hissederiz. İnsanlık acı, gözyaşı ve belirli bölgedeki kardeşlerimizin vatansızlaştırılmasıyla karşı karşıya. Bir tarafta batı medeniyeti, diğer yanda doğu. Türedi medeniyetler ve kadim medeniyetler... Kadim medeniyetin varisleri olarak ortak sorumluluklarımızı canlandırmamız ve güçlendirmemiz gerekiyor. Sağlam bir duruşu ortaya koymamız gerekiyor. Özellikle Avrupa'da İslamofobik faaliyetlerin hangi boyutlara ulaştığına şahitlik ediyoruz. Bununla sadece insanlarla İslam arasında değil, din ve insanlar arasına güçlü duvarlar örülüyor. İnsanlığın gönül dünyasını imar eden din olgusu bitirilerek seküler ve pozitivist bir yapıya dönüştürülmesi hedefleniyor. Bu anlamda İslam dünyasına karşı yürütülen İslamofobik faaliyetlerin, onu besleyenlerin tarafına da yöneleceğini, bunun tüm dinlere karşı 'dinfobik' faaliyete kayacağını düşünüyorum."
- "İnsanlık için bir kurtuluş reçetesi aramak hepimizin görevidir"
İslam coğrafyasında kan ve gözyaşının dinmediğine işaret eden Öksüz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Medeniyetler çağından, çatışmalar ve düzensizlikler çağında ilerleyen insanlık için bir kurtuluş reçetesi aramak hepimizin görevidir. Bu düsturdan hareketle medeniyet üzerine yeniden ve her daim tazelenen bir bakışla düşünmek kaçınılmaz bir vazifedir. Yaşadığımız bunalımlar çağında bu vazife daha da anlamlı bir ideale dönüşmektedir. Bu bölgede Türk İslam tarihinin yüzlerce hatta binlerce yıllık medeniyet birikimini görüyoruz. Bugünün yaşayanları olarak acaba bizler, 'yüz yıl sonrasına hangi medeniyet unsurlarını bırakmış olacağız' diye sormamız gerekiyor. Bu sorunun cevabını da çözüm yollarıyla sempozyumda akademisyenlerimiz müzakere edecek. Sempozyumda doğu-batı demeden insanlığa tarih, kültür, sanat, felsefe ve din alanında ortak bir yorum daha üretilmiş olacak."
Hoca Ahmet Yesevi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Kutalmış da Kazakistan coğrafyasının insanlık ve İslam alemine çok sayıda ilim adamı yetiştirdiğini dile getirdi.
Al Farabi Kazak Milli Üniversitesi, Ahmet Yesevi Üniversitesi, Selçuk Üniversitesi, Necmettin Erbakan Üniversitesi, Balıkesir Üniversitesi, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesinin de paydaşı olduğu sempozyumun ilk oturumunda akademisyenler bildiri sundu.
Sempozyum, 14 Nisan'da kapanış programıyla son bulacak.
Anahtar Kelimeler: TİMAV, Türkistan, Küresel Barış Sempozyumu,