17 Ekim 2018 14:33
Gülsevin, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) tarafından Atabetü'l-Hakayık'ın basımının 100'üncü yıl dönümü dolayısıyla bu yıl 10'uncusu düzenlenen "Uluslararası Dünya Dili Türkçe Sempozyumu"nda yaptığı konuşmada, Türklük konusunda dünyanın her yerinde pek çok bilimsel toplantı düzenlendiğini kaydetti.
Dünya Dili Türkçe Sempozyumu'nun, bunlar arasında seçkin bir yeri bulunduğunu aktaran Gülsevin, Türkçenin dünya dili olmasının, dünyada konuşuluyor olmasından kaynaklanmadığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çünkü böyle bir ölçü yok. Eskiden beri 11-12 milyon metrekarede, Avrasya'da konuşuluyor olması, konuşurlarının sayısı 250 milyona yakın, tarihten beri edebi eserler üretiyor olması Türkçenin dünya dili olması için başlangıç ölçüleriydi. Bugün pek çok milleten kimseler, yani yabancılar Türkçe öğrenmek için gayret ediyor. Bu ihtiyaçtan dolayı Yunus Emre Enstitüsü, üniversitelerimizin Türkçe öğretim merkezleri, birçok kurumun yurt içinde ve yurt dışında yabancılara Türkçe öğretmeyi iş edinmiş olmaları, devletin de yoğun talepten dolayı bunu iş edinmiş olması Türkçenin dünya dili olduğunun göstergelerinden biridir. Son 3-5 yılda, annesi, babası ve kendisi Türk olmayan milyonlarca kişi Türkçe öğreniyor. Her yıl ihtiyacı olan ve sığınmak zorunda kalan milyonlarca insan da Türkçeyi öğreniyor. Türk dili, tarih boyunca hem kendi öz unsurlarını hem de başka coğrafyalarda öğrenip, fetihler de yapıp Türkçeleştirdiği unsurları, yaşadığı her yere taşıyarak Avrasya'nın bir arada tutucu harcı ve tutkalı olmuştur. 12 bin Türkçe kelime bütün dünya dillerine geçmiştir."
- BM'de Türkçenin dünya dili olması önerisi
UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz da "Türk dili" adı altında Birleşmiş Milletlerde (BM) konuşulan, yayın yapılabilen, yazılı metin oluşturulan tek dilde mutabakat sağlanması gerektiğinin altını çizerek, söz konusu oluşumun gerçekleştirilmemesi sonucu Türkçenin BM'de "dünya dili" olamadığını söyledi.
UNESCO'da uluslararası camiada kutlanmak üzere Türk Dili Günü ilan edilmesi sürecini başlatacaklarını aktaran Oğuz, "Bu süreç, BM'deki dünya dillerinin birisinin Türkçe olmasıyla taçlanırsa bir anlam kazanacak." dedi.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Başkan Yardımcısı Sayit Yusuf da yurt dışında yaşayan bugünkü Türklerin ana dili Türkçe ile ilgili problemlerinin olduğunu belirtti. Yusuf, Avrupa'da yaşayan vatandaşların Türkçeyi öğrenmelerine yönelik faaliyetler yürüttüklerini kaydetti.
Eskişehir Vali Yardımcısı Aslan Avşarbey de Türk kültürünün asırlar boyu aktarılmasının en önemli unsurunun Türk dili olduğunun altını çizdi.
ESOGÜ Rektörü Prof. Dr. Kemal Şenocak, millet olarak tanımlanmanın en önemli şartlarından birinin aynı dili konuşmak ve kullanmak olduğunu vurguladı.
Dilin bir kültür taşıyıcısı ve medeniyet yaratıcı olduğuna değinen Şenocak, "Türk milleti dünyanın en şanslı olanıdır. Türk milletinin tarihin derinliklerinden bugüne işleyerek taşıdıkları büyük bir dili var. Dünya dili olan Türk dili her bakımdan dünyanın en büyük dillerinden biridir." ifadelerini kullandı.
ESOGÜ Kongre ve Kültür Merkezi'nde 280 bildirinin sunulacağı sempozyum 19 Ekim'e kadar devam edecek.
Anahtar Kelimeler: Uluslararası Dünya Dili Türkçe Sempozyumu, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Başkan Yardımcısı Sayit Yusuf, Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin,