Ankara'da solcuların uğrak mekânı olan bir kahvehane 10 Ağustos 1978 günü taranır. Ülkedeki sıkı yönetim dahi bu ve benzeri vahşete engel olamaz. Daha sonraları Balgat Katliamı olarak anılacak olaydan birkaç saat sonra, polis etraftaki semtlerde, olayla bağlantısı olduğuna inandığı pek çok ülkücü genci gözaltına alır. Gözaltına alınanlar arasında henüz 20 yaşında olan Mustafa Pehlivanoğlu da vardır. Mustafa'nın gözaltına alınmasıyla sonrası annesi Zeynep ve babası Ahmet Bey'in hukuki mücadelesi başlar. 12 Eylül Askeri Darbesi'nin kurduğu mahkemede idam cezası alan Mustafa Pehlivanoğlu, anne ve babasının haberi bile olmadan bir sabah idam edilir.